on toes - Turkish English Dictionary

on toes

Meanings of "on toes" in Turkish English Dictionary : 6 result(s)

English Turkish
Idioms
on toes expr. hazır
on toes expr. tetikte
on toes expr. dikkatli
on toes expr. diken üstünde
on toes expr. ayık
on toes expr. uyanık

Meanings of "on toes" with other terms in English Turkish Dictionary : 68 result(s)

English Turkish
Idioms
on your toes expr. hazır
Stay on your toes, Tom.
Hazır ol, Tom.

More Sentences
on your toes expr. tetikte
Stay on your toes, Tom.
Tetikte ol, Tom.

More Sentences
General
tread on somebody's toes v. incitmek
tread on someone's toes v. birini gücendirmek
tread on someone's toes v. birinin kalbini kırmak
tread on someone's toes v. birinin baş parmağına basmak
step on someone's toes v. birinin baş parmağına basmak
on one's toes adv. tetikte
on one's toes adv. hazır
Idioms
be on one's toes v. tetikte olmak
tread on someone's toes v. ayağını kaydırmak
tread on someone's toes v. birinin hakkına tecavüz etmek
step on somebody's toes v. birini rahatsız edecek şekilde davranmak
tread on somebody's toes v. birini rahatsız edecek şekilde davranmak
step on somebody's toes v. (birinin) nasırına basmak
tread on somebody's toes v. (birinin) nasırına basmak
keep somebody on their toes v. birini yaptığı işe bütün enerjisini ve dikkatini vermeye zorlamak
be on one's toes v. dikkatli olmak
tread on someone's toes v. birinin damarına basmak
step on someone's toes v. birinin damarına basmak
stay on your toes v. (bir şeye) hazır olmak
stay on one's toes v. tetikte olmak
tread on one's toes v. (birinin) damarına basmak
tread on one's toes v. (birini) gücendirecek bir şey yapmak
nip on (someone's or something's) toes v. (birini/bir şeyi) hemen arkasından takip etmek
nip on (someone's or something's) toes v. sıralamada, puanlamada, beceride (birinin/bir şeyin) çok yakınında/hemen arkasında olmak
nip on (someone's or something's) toes v. (birinin/bir şeyin) ayak parmaklarını çimdiklemek
nip on (someone's or something's) toes v. (birinin/bir şeyin) ayak parmaklarına ısırık atmak
have it on (one's) toes v. kaçmak
have it away (on your toes) [uk] v. sıvışmak
have it away (on your toes) [uk] v. topuklamak
have it on (one's) toes v. sıvışmak
have it on your toes [uk] v. kaçmak
have it on your toes [uk] v. topuklamak
have it on (one's) toes v. topuklamak
have it on your toes [uk] v. sıvışmak
keep (one) on (one's) toes v. (birini) ayakta tutmak
keep (one) on (one's) toes v. (birini) sürekli ayık tutmak
keep (one) on (one's) toes v. (birini) sürekli aktif tutmak
keep (one) on (one's) toes v. (birini) diken üstünde tutmak
keep (one) on (one's) toes v. (birini) tetikte tutmak
keep you on your toes v. sürekli aktif tutmak
keep you on your toes v. diken üstünde tutmak
keep you on your toes v. ayakta tutmak
keep you on your toes v. tetikte tutmak
keep you on your toes v. yaptığı işe bütün enerjini ve dikkatini vermeye zorlamak
keep you on your toes v. sürekli ayık tutmak
tread on someone's toes v. birinin sorumluluk alanına girerek gücendirmek
step on someone's toes v. birinin sorumluluk alanına girerek gücendirmek
step on toes v. damarına basmak
step on toes v. nasırına basmak
step on toes v. rahatsız edecek şekilde davranmak
step on toes v. baş parmağına basmak
on one's toes adj. meşgul
on one's toes adj. başı kalabalık
with bells on (one's toes) expr. canı gönülden
with bells on (one's toes) expr. isteyerek
with bells on (one's toes) expr. can atarak
with bells on (one's toes) expr. şevkle
with bells on (one's toes) expr. hevesle
on your toes expr. sürekli ayık
on your toes expr. sürekli aktif
on your toes expr. diken üstünde
on your toes expr. ayakta
on your toes expr. her şeye hazırlıklı
Sport
running on toes n. ayak uçlarında koşma
British Slang
have it away on one's toes v. topuklamak
have it away on one's toes v. sıvışmak